Genel olarak küfür, fısk, zulüm ve kötü ameller, insanın kabir sıkmasına (azabına) müptela olmasına sebep olmaktadır. Fakat rivayetlere göre bu konuda bazı amellerin rolleri daha fazladır:
1. Nemmâmlık (lâf taşımak),
2. Necasetten kaçınmamak,
3. Ailesine kötü davranmak,
4. Nimetlerden doğru olarak istifade etmemek ve onları zayi etmek vb.
Hz. Ali (a.s) buyurur:
Kabir azabı; lâf taşımak, temizliğe riayet etmemek ve eşlerin birbirinden kaçmasından meydana gelir.[1]
İmam Cafer Sâdık (a.s) da şöyle buyurmuştur:
Kabir azabını en çok gerektiren amillerden biri, idrardan kaçınmamaktır.[2] (Yani kişinin, necaset ve taharet konularında laubali davranmasıdır.)
Aileye karşı geçimsiz davranmakla ilgili Peygamber'in (s.a.a), Sa’d İbn Muaz hakkındaki sözleri yeterlidir:
Kabir sıkması onu kuşattı. Çünkü ailesine karşı kötü muamelede bulunuyordu.[3]
5-6. Abdestsiz namaz kılmak, zayıf ve mazlumlara, zalimler karşısında yardım etmemek. Bu konuyla ilgili şöyle bir rivayet nakledilir: Benî İsrail’in iyi âlimlerden biri vefat etti. Kabir âleminde sorgu ve sualden sonra, ona bir kırbaçla vurdular da kabri ateşle doldu. Çünkü o namazı bir defasında (bilerek) abdestsiz kılmıştı. Bir mazlum ve zayıfın yanından geçince ona yardım etmemişti.” (Bu hikâye beşinci bölümde zikredilecektir.)[4]
İlahi nimetlerin zayi (heba) edilmesi hakkında Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur:
Müminler için kabir sıkması, zayi ettiği nimetlerin kefaretidir.[5]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder